Tövbe edeni Allah (c.c.) sever

0
732

Cenâb-ı Hak buyuruyor:

“Ancak tevbe edip durumlarını düzeltenler ve gerçeği açıkça ortaya koyanlar başkadır. Zira ben onların tevbelerini kabul ederim. Ben tevbeyi çokça kabul eden ve çokça esirgeyenim.” (Bakara, 160)

Rasûlullah (sav) buyurdular:

“Canım kudretiyle elinde tutan Allah’a yemin ederim ki, siz hiç günah işlemeseydiniz, Allah sizi yok eder, yerinize, günah işledikten sonra Allah’tan af dileyecek bir millet getirir ve onları affederdi.” (Müslim, Tevbe 11. Ahmed İbni Hanbel, Müsned, III, 238)


Kulun tövbe etmesine Cenâb-ı Hak çok memnun olur. Efendimizin benzetmesiyle, ıssız çölde devesini, üzerindeki yiyecek ve içeceğiyle birlikte kaybedip ölümle burun buruna gelen, ardından da devesini bulan kimseden daha fazla sevinir. (Buhârî, Daavât 4, Tevhîd 15, 35, 55;)

Bir insanın tövbe etmesi Allah Teâlâ’yı neden bu kadar memnun eder?

O’nun kuluna olan derin merhametinden dolayı.

Enes (ra), Rasûlullah (sav)’i şöyle buyururken dinledim dedi:

“Allah Teâlâ şöyle buyurdu:

Ey Âdemoğlu! Sen bana dua ettiğin ve benden affını umduğun sürece, işlediğin günahlar ne kadar çok olursa olsun, onların büyüklüğüne bakmadan seni bağışlarım.

Ey Âdemoğlu! Günahların gökyüzünü kaplayacak kadar çok olsa, sonra da benden affını dilesen, seni affederim.  

Ey Âdemoğlu! Sen yeryüzünü dolduracak kadar günahla karşıma gelsen; fakat bana hiçbir şeyi ortak koşmamış olsan, şüphesiz ben de seni yeryüzü dolusu bağışla karşılarım.” (Tirmizî, Daavât 98. Ayrıca bk. Ahmed İbni Hanbel, Müsned, V, 172)

 

Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)

ez-Zâhir: Varlığını, birliğini belgelendiren, birçok delili bulunan, aşikar olan, eserleri ile tanınan, bilinen, sıfatlarıyla zâhir olan demektir.

 

Kısa Günün Karı

Yapılan her günah kalpte siyah bir nokta şeklinde iz bırakır. Eğer kul, yaptığı günahı bırakıp Allah’a yönelir ve O’ndan af dilerse, kalbi yeniden eski berraklığına kavuşur. Şayet böyle yapmayıp günah işlemeye devam ederse, kalbindeki siyah noktalar çoğalır. “Hayır, onların yaptığı günahlar kalplerini karartmıştır.” (Mutaffifîn, 14) ayeti bu siyah noktalara işaret eder.

 

Lügatçe

aşikar: Açık, belli.
zâhir:
Görünen, âşikâr olan. Açık, belli, meydanda olan.
berrak:
1. Duru. 2. Parlak.

Altınoluk

Hafız Yetiştiriyorum

Bir yorum ekleyin